Minik gorilin adı Zeytin’di

İstanbul Havalimanı Kaçakçılık ve İstihbarat Müdürlüğü ekipleri tarafından 22 Aralık’ta Nijerya’dan Bangkok’a kafeste yakalanan yavru gorilin rehabilitasyon süreci Polonezköy’deki hayvanat bahçesinde sürüyor.

Nesli tükenme tehlikesi altında olan “goril goril” cinsinin yavrusu, hayvanat bahçesinin camlı odasında gözetim altında tutuluyor.

Sağlık çalışanları dezenfekte edildikten sonra buraya maske takarak girebiliyorlar.

Yatak odasında battaniyeler, peluş oyuncaklar ve abaküsle oynayan yavru köpek, yakalandığı zamanki utangaç ve üzgün halinden farklı olarak günlerini oldukça hareketli geçiriyor.

Ellerini çırparak ve iki eliyle göğsüne vurarak çevresindekileri büyüleyen küçük goril, battaniyesi ve oyuncaklarıyla yaptığı hareketlerle sempati topluyor.

Doğa Koruma ve Milli Parklar’ın (DKMP) ilk bölge müdürü Fahrettin Ulu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, en önemli görevlerden birinin yaban hayatının korunması ve geliştirilmesi olduğunu söyledi.

Ulu, 2024 yılında İstanbul’da 10 bine yakın hayvanın yaralandığı yönünde ihbar aldığını, geyik, karaca, tilki, akbaba ve kartal gibi hayvanları rehabilitasyon sürecinin sonunda doğaya saldığını anlattı.

Yavru gorilin kayıtsız ve kaçak bir şekilde uçağa bindirildiğini kaydeden Ulu, şöyle konuştu: “Mevcut gorilin çok sağlıksız durumda, küçük bir kutuda ve tamamen işkence gördüğü tespit edildi. Şu anda Türkiye’de goril yok. Türkiye’de ilk kez böyle bir goril tespit edildi.” “Bu nedenle Bakanlığımızdan çalışma izni bulunan bir hayvanat bahçesinde çok özel koruma altına alınıyor. Rehabilitasyon süreci, bakıcısı ve veteriner hekimi tarafından bu özel ortamda titizlikle yürütülüyor.” dedi.

Minik gorilin yakalandığı günkü utangaç ve korkulu bakışlarının herkes tarafından hatırlandığını söyleyen Ulu, hayvanın artık şefkatli bakışlar attığını ve kendine olan güvenini yeniden kazandığını kaydetti.

Ulu, yavru köpeğin yuvaya uyum sağladığına dikkat çekerek, şöyle konuştu: “Geldiği ilk gün ağırlığı 9 kilo 400 gram iken şu anda 10 kilo 400 grama ulaştı. Boyu ise 62 santimetreden 65,5’e çıktı. “. santimetre. Bu da onun yetiştiği ortamın ne kadar güzel olduğunu gösteriyor” dedi.

Yavru gorilin memleketine dönüşü konusunda henüz bir sonuca ulaşılmadığını vurgulayan Ulu, şöyle devam etti:

“Özellikle arzumuz bundan sonra anavatanı Afrika’nın yağmur ormanlarında yaşamını sürdürmesi. Güvenli ortam olursa süreci takip edeceğiz. Bundan sonra Koruma ve Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürlüğü olarak Süreç için uluslararası kuruluşlar olan CITES (Vahşi Hayvan Hayvanları) ile çalışıyoruz. “Bitki Türleri ve Ülkelerin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşme sekretaryası ile görüşmelerimizi sürdürüyoruz. muhataplar. Bu görüşmelerin sonucunda kamuoyu bu konuda tekrar bilgilendirilecektir.”

“Binlerce isim önerisi geldi”

Ulu, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yavrunun isminin belirlenmesi için başlattığı sosyal medya çalışmasının sonuçlandığını söyledi.

Bebek gorilinin adını belirleme üzerine bir çalışmanın, 85 milyon insanın kalbini kazanan sosyal medyada paylaşıldığını söyledi: “Bu konuda binlerce isim önerisi geldi ve vatandaşlarımız büyük ilgi gösterdi. Vatandaşlarımıza ilgilerinden dolayı canı gönülden teşekkür ediyorum. Verilen isimler ağırlıklı olarak dörde indirildi. Artık Zeytin ismi gündeme geldi. “Zeytin, ülkemize hoş geldin. Minik gorilimizin adı bundan sonra Zeytin. ” dedi.

Bakıcısına annesi gibi davranıyor

Veteriner Hekim Gülfem Eşmen ise goril yavrusunun tüm günü kendileriyle geçirdiğini ve onlara bakmaktan büyük mutluluk duyduklarını söyledi.

“Onun keyfi yerinde, biz de öyle.” Eşmen, goriller hakkında her geçen gün yeni bir şeyler öğrendiklerini, araştırıp gorilin ne yemesi, yememesi gerektiğini öğrendiklerini ve buna göre belirlenen program dahilinde onu beslediklerini söyledi.

Eşmen, yavru köpeğin güne bakıcısının verdiği sütle başladığını, meyve, sebze, kuruyemiş gibi atıştırmalıklarla beslendiğini ve geri kalan zamanı oyun oynayarak geçirdiğini söyledi.

Yavru köpeğin odasındaki oyuncaklarla sık sık vakit geçirdiğini belirten Küçük, “Bana annesi gibi, diğer bakıcılara da ağabeyleri gibi davranıyor. Onlarla oynuyor, kavga ediyor. İlk geldiğinde çok utangaçtı, kalıyordu. onu bıraktığımız yerde artık o utangaçlığı bile yok.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir