Yaşam hakkı savunucuları, TBMM Genel Kurulu'nda tartışılmaya başlanan, sahipsiz hayvanlara ilişkin düzenlemelerin yer aldığı Hayvanları Koruma Kanunu'nda değişiklik yapılmasına ilişkin yasa tasarısını Ankara Anıtpark'ta protesto etti.
CHP milletvekilleri ve STK temsilcilerinin katıldığı eylemde basına açıklama yapan Ankara Barosu Başkanı Mustafa Köroğlu, şunları söyledi: “Hayvan hakları için mücadele etmeli ve onların sesi olmalıyız. Bu yasa tasarısını reddedip, onların sesi olmalıyız. Her zaman hayvanların haklarını gerçekten koruyacak ve onların refahını sağlayacak düzenlemeler için çalışın.” “Birlikte çalışmalıyız. Yeryüzünde yaşam mücadelemiz hiçbir zaman bitmeyecek. Ölüme karşı yaşamı savunmaya devam edeceğiz. Kanun çıksa bile bu mücadele devam edecek” dedi.
Farklı illerden hayvanseverler Ankara'da Anıtpark'ta protesto gösterisine başladı. CHP'li milletvekilleri ve STK'ların da desteklediği eylemde hayvanseverler, “Tutukluların masum olduğu tek cezaevleri barınaklardır” yazılı pankart açarak yuhalamalarla protesto etti. Bazı hayvanseverler ise gözyaşlarını tutamadı.
Ankara Barosu Başkanı Mustafa Köroğlu, eylem sırasında yaptığı basın açıklamasında şunları söyledi:
“Günlerdir, haftalardır başkentin sokaklarında, meydanlarında, parlamentolarında gece gündüz güneşe, yağmura rağmen bir şeyler anlatmaya çalışıyoruz. Susmuyoruz, inatla, ısrarla bir şeyleri açıklamaya çalışıyoruz. Çünkü yaşadığımız dönem susmanın erdem olduğu bir dönem değil. Toplumsal vicdanın ortaya çıkması, duyarlılığın erdem olması gereken bir dönemdir. Bugün bu dünyada bizimle birlikte yaşayan tüm canlılar ve evet özellikle haklarının bilincinde olamayan, ağzı ve dili olmayan hayvanlar için burada toplandık. Bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde görüşülecek yasa, vicdanımızın bir yansıması ve insanlık onurumuzu gösteren bir göstergedir. Hayvanlar haklarını bilecek ve savunacak bilinç düzeyinde değillerdir. Bu nedenle onların sesi olmak, haklarını savunmak biz bilinçli insanların, vicdanlı bireylerin sorumluluğundadır. Hayvanlar hissetme yeteneği olan canlılardır.
Onlar da bizim gibi acıyı, korkuyu, sevgiyi, mutluluğu hissediyorlar. Onların yaşam haklarını korumak, onları kötü muameleden, işkenceden, acıdan korumak ahlaki sorumluluğumuzdur. Bugün tartışılan yasa tasarısı, hayvanların haklarını iyileştirmek yerine onları geri plana iten, onları bir mal ya da nesne olarak gören bir yaklaşıma dayanıyor. Bir toplumun medeniyet düzeyi, en savunmasız üyelerine (çocuklara, yaşlılara ve hayvanlara) nasıl davrandığıyla ölçülür.
Medeniyetimizi, vicdanımızı ve insanlığımızı yüceltmek istiyorsak hayvanların haklarını korumalı, onların refahını sağlamalıyız. Bilinçli bireyler olarak isyan etmeli ve sesimizi yükseltmeliyiz. Hayvan hakları için mücadele etmeli ve onların sesi olmalıyız. Bu tasarıyı reddetmeli ve hayvanların haklarını gerçekten koruyan ve onların refahını güvence altına alan düzenlemeler için birlikte çalışmalıyız. Yeryüzündeki yaşam nöbetimiz hiç bitmeyecek. Ölüm karşısında yaşamı savunmaya devam edeceğiz. Yasa çıksa bile bu mücadele devam edecek. “Daha yeni başladık.”
SEMRA DİNÇER: BU KATLİAM YASASINA KARŞI MÜCADELE EDECEĞİZ
CHP Başbakanlık Ankara Milletvekili Semra Dinçer ise şunları söyledi: “Güvenli sokaklar istiyorsanız bu canları katletmek yerine sokakları katillerden, tecavüzcülerden, göçmenlerden koruyun. O canların hiçbir faydası yok, sokağa döktüğünüzlerin, canımıza kastedenlerin peşinden koşun. Bu masum canların peşine düşmeyin. Onları katletmeyin. “Bu katliam yasasına karşı mücadele edeceğiz” dedi.
ALİYE TİMİSİ ERSsever: BU HİSSELERİN YÜZDE 1'İNİ VERİRSENİZ TASARRUF EDECEĞİZ
CHP MYK üyesi ve Ankara Milletvekili Aliye Timisi Ersever ise şunları söyledi: “Aslında çözüm çok basit. TRT'ye pay veriyoruz, kumara pay veriyoruz, milli piyangoya pay veriyoruz. “Bu hisselerin yüzde 1'ini bağışlasaydık Türkiye'deki bütün hayvanları kurtarmış olurduk” dedi.